İstanbul’daki billboardlarda temmuz ve ağustos ayı boyunca yer alacak “Çağdaş Sanat Açıkhavada”sergisi cagdassanatacikhavada.com sitesinden de online ziyaret edilebilecek.
artnivo sanatçıları, Temmuz 2016’da ilki gerçekleşecek “Çağdaş Sanat Açıkhavada” projesinde Ströer Kentvizyon billboardları için ürettikleri işleri sergiliyorlar. İstanbul’un semtlerine yayılan billboardlar iki ay süreyle çağdaş sanat çalışmalarına açılıyor, artnivo sanatçıları ile İstanbulluları buluşturuyor.
Çağdaş Sanat Açıkhavada projesinin ilk sergisine yeni çalışmalarıyla Ali Şentürk, Alper Aydın, Can Akgümüş, Çağrı Saray, Öykü Ersoy ve Türkay Çotuk katılıyor.
Ali Şentürk, sokakta, gündelik yaşam dilinden izlenimlerini panolara aktarıyor. Sanatçı romantik, hüzünlü, esprili ve de iz bırakan küçük cümleleri seçerek büyütüyor ve kent dilini tekrar kentin önüne getiriyor. Yazılar, gece eve, sabah işe, öğlen yemeğe, okula, parka, tuvalete giden insanlara anılarını depreştirme amacını güdüyor.
Arazi sanatı üzerinde çalışmalar yapan Alper Aydın’ın projede yer alan iki çalışması da, yaşadığı yerlerden biri olan Ordu’da, arazide çim üzerine branda ve halı ile müdahalesinden belgelenerek üretilmiş. Sanatçının, insan ürünü nesnelerin doğa ile ilişkisi, birbirlerine etkisi üzerine düşünerek ürettiği bu çalışmalar, kent billboardlarına taşınarak, yeni bir yorum daha kazanıyor.
Can Akgümüş projede “Aynanın Hafızası” serisinden çalışmalar ile yer alıyor. Serideki fotoğrafların üretimini kırdığı ayna parçalarını yeniden silikonla yapıştırarak oluşturduğu ve yanında yardımcı medyum olarak taşıdığı bir nesne ile gerçekleştiren sanatçı, kameranın yanı sıra oluşturduğu bu nesneyi de şehirde dolaştırıyor ve manzaralara, kamusal alanlara, kalabalıklara, denize ve ormanın kıyısına tutuyor.
Projede yer alan Çağrı Saray’ın “Herhangi Bir Gün, Herhangi Bir Yerde” isimli işi, Wim Wenders’in senaryosunu Alman edebiyatçı Peter Handke’yle yazmış olduğu 1987 tarihli “Der Himmel Über Berlin” adlı filminde yeralan repliklerden oluşuyor. Bu repliklerin kamusal alanda reklam amaçlı kullanılan panolarda kullanımı, panoların temel işlevinden hareketle gündelik alışkanlığımızı ters yüz ediyor. İzleyicinin cümlelerle karşı karşıya kalma durumu, aslında mahrem olanın kamusal alana akışını sağlıyor. Panolarda gerçekleşen bu uygulamada cümlelere filmde Berlin’in içine sıkışmış melekler eşlik ediyor, bu kez panoların içine sıkışmış vaziyette.
Çalışmalarında kent ve yabancılaşma üzerinde duran Öykü Ersoy ise, bu projede billboardlara yapacağı performatif müdahale ile yer alıyor. Sanatçı billboard üzerindeki fotoğrafa uygulayacağı resim ile anılarından birine referans vererek, kentten aldığını tekrar kente aktarıyor. Projede ayrıca, panoya yapacağı müdahalenin yanında sanatçının tuval üzerine çalıştığı ‘Kendime Kentler’ serisinden bir işinin imajı yer alıyor.
Nesnelerin ve figürlerin bulundukları alanlarla olan ilişkilerini araştırıp, tasarladığı yapılanmalarla inceleyen Türkay Çotuk’un bu yöndeki yaklaşımı, kamusal alana yaptığı müdahaleler sonrası belgelendirdiği fotoğraf çalışmalarında kendini gösteriyor. Sanatçı bu projeye, yapay malzemelerle oluşturduğu bulut formlarının fotoğraf belgeleri ile katılıyor.
Çağdaş Sanat Açık Havada projesinin ilk sergisi 18 Temmuz – 18 Eylül tarihleri arasında İstanbul’daki billboardlarda görülebilir.